İznik Gölü, Marmara Bölgesi'nin en büyük gölü olup, Türkiye'nin beşinci büyük gölü arasında yer almaktadır. Tektonik oluşumlu ve tatlı su özelliğine sahiptir. Kuzeydoğu Karasu ve güneybatıdaki Sölöz dereleri göle girerek küçük deltalar oluşturur. Ayrıca, gölde geniş sazlıklar meydana gelmiştir. Bu sazlıklar, gölün ekosistemi açısından son derece önemlidir.

İznik Gölü, tektonik çukur içinde oluşmuş ve yüzölçümü 310 kilometrekareyi bulan bir göldür. Elips şeklinde olup, uzunluğu 35 kilometre, genişliği 12 kilometre ve çevresi 95 kilometre kadardır. Kış ve bahar aylarında su seviyeleri yükselirken, yaz aylarında azalmalar görülmektedir. Gölün kuzey ve batı kesiminde derin bir oluk bulunur ve bu oluk, gölün en derin yeri olan 65 metreye ulaşır. Yağışlı dönemlerde gölün alanı 1.2148 kilometrekareye kadar genişler. Su seviyesi mevsimlere bağlı olarak değişir; en düşük su seviyesi Aralık ayında görülürken, en yüksek seviye Mayıs ayında olur. 1990'larda sit alanı olarak ilan edilen İznik Gölü'nün toplam toprak potansiyeli 6674 hektardır ve verimli topraklara sahiptir.

İznik Gölü'nde küçük karabatak kolonileri sazlıklar arasında yaşamaktadır. Kış aylarında su kuşları barındırmayan gölde, hava soğukluğu bu durumun temel nedenidir. Balıkçılık kooperatifleri bulunan gölde, kerevit başta olmak üzere alabalık, istakoz, sazan ve yayın balıkları da bulunur. Göl, bitki ve yosun türleri açısından da zengindir. Yeşil renkli yosun türleri, göldeki oksijen seviyesinin korunmasına katkı sağlar. İznik Gölü'nde belirli dönemlerde avlanma yasağı uygulanır ve bu yasaklara uyulması, göldeki canlıların korunması açısından önemlidir.

İznik Gölü çevresinde tarım ve zeytinlikler, halkın geçim kaynağını oluşturur. Topraklar ekip biçilerek ve gölden alınan su ile tarım yapılır. Zeytin ağaçları ve üzüm bağları da bu bölgede yetiştirilir. Ayrıca, göl çevresinde çeşitli iş imkanları sunan tesisler bulunmaktadır.

İznik Gölü, bölgenin en geniş ve güzel piknik alanlarına sahiptir. Gölün bir tarafı çamlar, diğer tarafı zeytinliklerle doludur ve bu nedenle piknikçiler için vazgeçilmez bir mekandır. Türkiye'nin dört bir yanından insanlar, gölü gezmek ve piknik yapmak için buraya gelir. Günübirlik dinlenme alanlarının yanı sıra, çadır ve kamp imkanı da mevcuttur. Sosyal tesisler ile vakit geçirilebilir ve göl etrafında yürüyüş yaparak açık havada bol oksijen alınabilir. Önceden bataklık olan bu alanlar, yapılan çalışmalar sonucunda kurutulmuş ve su taşkınlarının önüne geçilmiştir. Bu haliyle, ziyaretçilerine harika vakit geçirme imkanı sunmaktadır.